3 Ocak 2015 Cumartesi

KALP MASALI

Her gecenin ardından yeni bir güne uyanan biz insanlar ve 24 saat hiç durmadan çalışan kalp masalını sizlerle paylaşmaya talibim.
Bu talebimi kabul eden herkese şimdiden teşekkürler...

Masal bu ya !

Bir varmış,  bir yokmuş. Her gün hiç durmadan atan ve her atışta sevgi pompalayan bir kalp varmış. Hiç yorulmadan insanlara SEVGİ pompalarmış. Zamanlardan bir zaman gelmiş ve insanlar sevgiyi almaz olmuşlar. Artık çok yorulmaya başlayan kalp göze gitmiş ve yardım istemiş.Göz hemen cevap vermiş.
- İnsanlık Uranüs-Pluto karesi yaşamaktalar.
- Her yerde sevgiden uzaklaşan ve baskıya isyan edenler mevcut. (demiş.)
Hala hiçbir şey anlamayan kalp dile gitmiş. Dil ise şöyle anlatmış:
''1960'ların ortasında kavuşarak yeni bir başlatan Uranüs-Pluto, 2015 senesinde kare açı yaparak etkisi çok uzun süren ve çok etkili bir değişim enerjisi yaymaktalar. İnsanlık artık hiçbir zaman hiçbir şeyin aynı kalmayacağını fark edecekleri bir zaman sürecinden geçmekteler. Bu açı onları seçimler yapmaya ve değişmeye zorlayacak. Herkes isyan ve dönüşümü yaşarken sevgiden uzaklaşıyor. Sen de artık daha çok çalışmak ve sevgi pompalamak zorunda kalıyorsun. Durum budur.'' Demiş.
Kalp durumu hissetmeye çalışırken, tekrar dilin yardımına ihtiyaç duymuş. Aslında sevginin ne olduğunu insanlara söylemek gerekirmiş. '' SEVGİ;  İNSANIN KENDİNİ OLDUĞU GİBİ KABUL ETMESİDİR.'' Bunu bilen ve söyleyen herkes sevgiyi hissedermiş. Gözden de insanlara aynadaki yansımayı değil de kendi özlerini göstermesini istemiş. Kendine de kızmış. Görevini eksik yaptığını düşünmüş. Artık sevgiyi insan gözüyle görünen değil de, kalp gözüyle göstermeye niyet etmiş ve çalışmaya düşmüş. Gökten 3 elma düşmüş.
- KALBİMİZE
- GÖZÜMÜZE
- DİLİMİZE 


Yolumuz sevgiye doğru olsun,Mucizeler bizi bulsun.


1 Ocak 2015 Perşembe

SATÜRN ' E MEKTUP

Biten bir yılın ardından, yine başladı
günler ve haftalar.

Hazır Satürn Akrepten çıkmışken, ben de artık bir sırrımı paylaşayım. Nasıl olsa artık her şey ifşa edilecekmiş. Gezegenleri yormayayım.
Arkadaşlarım bana çok güzel ve lezzetli yemek yaptığımı söylerler. Ben de ''Emine Beder'' edasıyla tarifler veririm. Onlar da hiçbir zaman yemeklerinin aynı lezzette olmadığını söylerler. ŞİMDİİİİİİ. Aslında ben o yemekleri halet-i ruhiyeme göre yapar ve çoğu zaman içine ne koyduğumun farkına bile varmam. Böyle söylesem inanmazlar. Söylemeyince de gizlenen saklanan konular olarak Satürn tarafından test ediliyorlar. Sevgili ''Satürn'üm Kralım'' bak açıkladım. Üzme beni. Artık özgürleştir. Tarif vermek zorunda kalmayayım. Herkes de kendi yaratıcılığını ortaya döksün. İşte tam da burada Satürn beni eğitmiş, disipline etmiş ve yemeğe koyduğum her malzemeyi yazmama not almama sebep olmuş.

TEŞEKKÜRLER SATÜRN (dersimi aldım.)
29 yıl sonra görüşmek üzere.....


Yolumuz sevgiye doğru olsun,
Mucizeler bizi bulsun.